KÜTAHYA İLİ TARİHİ VE TARİHİ ESERLERİ
kütahya ili tarihi mekanları
kütahya
kütahya tarihi
kütahya tarihi eserleri
kütahya tarihi mekanları
kütahya tarihi yerleri
kütahya ili tarih
kütahya ili tarihi mekanları
kütahya
kütahya tarihi
kütahya tarihi eserleri
kütahya tarihi mekanları
kütahya tarihi yerleri
kütahya ili tarih
Alyattes’in Lidya kralı olduğu dönemde Kimmer egemenliğini yıkan Lidya’lılar yönetimi ele aldılar. M.Ö. 546’ da Anadolu’yu istila eden Persler Lidya ordusunu yenilgiye uğrattılar. M.Ö.334’ de Biga Çayı civarında Makedonyalı Büyük .İskender, Persleri yenerek bölgede üstünlük kurdu.
Büyük İskender’in M.Ö.324’ de ölümüyle Kütahya ve çevresi komutanlarından Antigonas’a geçti. M.Ö.133’ de ise Roma egemenliği altına girdi. Bizans döneminde piskoposluk merkezi olarak önemini koruyan Kütahya daha sonra Anadolu Selçuklularının hâkimiyetine girdi.
Büyük İskender’in M.Ö.324’ de ölümüyle Kütahya ve çevresi komutanlarından Antigonas’a geçti. M.Ö.133’ de ise Roma egemenliği altına girdi. Bizans döneminde piskoposluk merkezi olarak önemini koruyan Kütahya daha sonra Anadolu Selçuklularının hâkimiyetine girdi.
1078 yılında Anadolu Selçuklu Devletini kuran Kutalmışoğlu Süleyman Şah, Kütahya’yı da ele geçirdi. 1097 yılında Haçlıların saldırısına uğrayan Kütahya, kısa süren bir işgal döneminden sonra 1233 yılında yeniden Türk hâkimiyetine girdi.
Selçuklu dönemi eserleri arasında, Kütahya merkezinde Hıdırlık Mescidi, Yoncalı Hamamı ve Camii, Balıklı Camii ve tekkesi olarak bilinen Medresesi sayılabilir.
Selçuklu dönemi eserleri arasında, Kütahya merkezinde Hıdırlık Mescidi, Yoncalı Hamamı ve Camii, Balıklı Camii ve tekkesi olarak bilinen Medresesi sayılabilir.
I. Dünya savaşından sonra,17 Temmuz 1921 tarihinde Yunan işgaline uğrayan Kütahya, Türk Ordularının 26 Ağustos 1922 tarihinde başlattığı Büyük Taarruzla makus talihini yenmiş ve 30 Ağustos 1922 tarihinde Başkomutan Meydan Muharebesinin kazanılmasıyla sonsuza dek yaşayacak olan Türkiye Cumhuriyetinin temellerinin atıldığı bir il olmuştur.
Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ‘’Ey yükselen yeni nesil! İstikbal sizsiniz Cumhuriyeti biz tesis ettik. Onu ila ve idame edecek sizsiniz’’ veciz sözünü Zafertepeçalköy’de , ‘‘Ordular İlk Hedefiniz Akdeniz’dir.İleri!..’’
komutunu Dumlupınar’da vermiştir. Başkomutan Meydan Muharebesinin sevk ve idare edildiği yer, bugün Altıntaş İlçesine bağlı, Zafertepeçalköy merkezindedir.
Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ‘’Ey yükselen yeni nesil! İstikbal sizsiniz Cumhuriyeti biz tesis ettik. Onu ila ve idame edecek sizsiniz’’ veciz sözünü Zafertepeçalköy’de , ‘‘Ordular İlk Hedefiniz Akdeniz’dir.İleri!..’’
komutunu Dumlupınar’da vermiştir. Başkomutan Meydan Muharebesinin sevk ve idare edildiği yer, bugün Altıntaş İlçesine bağlı, Zafertepeçalköy merkezindedir.
Antik dönemlerden beri iskan edilen kale 5. y.y.da Bizansların yaptırdığı surlarla, Selçuklular, Germiyanoğulları ve Osmanlılar tarafından yapılan onarım ve eklerle güçlendirilmiştir.
Yukarı, iç ve aşağı kale olmak üzere üç bölümden oluşan kalenin sıkça yerleştirilmiş burçları, moloz-kesme taş karışımı ile tuğla sıralardan oluşmaktadır.
Yukarı, iç ve aşağı kale olmak üzere üç bölümden oluşan kalenin sıkça yerleştirilmiş burçları, moloz-kesme taş karışımı ile tuğla sıralardan oluşmaktadır.
‘‘Orta Hisar Mescidi’’ olarak bilinen Yukarı Kale (Kale-i Bala) Maruf Mahallesindedir. Taşkapıdaki yazıttan, Germiyanoğlu Süleyman Şah’ ın 1377-1378’ yıllarında yaptırdığı anlaşılmaktadır. Moloz taş ve köşelerde kesme taş kullanılan, kiremit örtülü yapının minare kaidesi, düzgün kesme taş arasında iki sıra ağaç hatılı döşenerek yapılmıştır.
Aşağı Hisar Mahallesinde bulunan Aşağı Kale Mescidi (Kale-i Sagir), altıgen planlı küçük bir mescittir. Kerpiç sıvalı olmasına rağmen tamamen tuğladan yapıldığı anlaşılmaktadır. Mescidin altında taşlardan yapılmış su tesisi vardır.
Tabanı zamanla değişikliğe uğramıştır. Aşağı Kale’deki bu su tesisinin herhangi bir kuşatmada susuz kalmamak için yapıldığı tahmin edilmektedir.
Aşağı Hisar Mahallesinde bulunan Aşağı Kale Mescidi (Kale-i Sagir), altıgen planlı küçük bir mescittir. Kerpiç sıvalı olmasına rağmen tamamen tuğladan yapıldığı anlaşılmaktadır. Mescidin altında taşlardan yapılmış su tesisi vardır.
Tabanı zamanla değişikliğe uğramıştır. Aşağı Kale’deki bu su tesisinin herhangi bir kuşatmada susuz kalmamak için yapıldığı tahmin edilmektedir.
Kütahya Kalesi Evliya Çelebi’ ye göre 72 burca sahiptir. Burçlar çok sık aralıklarla yerleştirilmiştir.
Kütahya Kalesinde ayrıca iki çeşme, iki mescit ve Cumhuriyet döneminde yapılmış bir döner gazino ve kır kahvesi bulunmaktadır. Kütahya Kalesi Kültür ve Turizm Bakanlığına tahsislidir. Kalenin bazı kısımlarında onarımlar ve iç kısımda çevre düzenlemeleri yapılmıştır.
Kütahya Kalesinde ayrıca iki çeşme, iki mescit ve Cumhuriyet döneminde yapılmış bir döner gazino ve kır kahvesi bulunmaktadır. Kütahya Kalesi Kültür ve Turizm Bakanlığına tahsislidir. Kalenin bazı kısımlarında onarımlar ve iç kısımda çevre düzenlemeleri yapılmıştır.
Yıldırım Beyazıt Camii adıyla da bilinir. İl Merkezi Börekçiler Mahallesindedir. Bitişiğinde Umur-bin Savcı Medresesi, diğer yanında II. Yakub İmareti yer alır. Yıldırım Bayezid zamanında (1381-1384) yapılmaya başlanmış, 1401 de tamamlanmış, Kütahya’ nın en büyük ve en güzel camisidir.
Kanuni Sultan Süleyman’ın Rodos seferi sırasında Mimar Sinan tarafından tamir edilmiş olan dikdörtgen planlı avlusuz cami, 1893 yılında II. Abdülhamid Han zamanında büyük onarım görmüş ve kubbeli olarak son şeklini almıştır.
Kanuni Sultan Süleyman’ın Rodos seferi sırasında Mimar Sinan tarafından tamir edilmiş olan dikdörtgen planlı avlusuz cami, 1893 yılında II. Abdülhamid Han zamanında büyük onarım görmüş ve kubbeli olarak son şeklini almıştır.
Bu Büyük Cami 45X25 m2 lik bir alanı kaplamaktadır. Kuzeydoğu köşesinde bir minaresi olan caminin üç yönde kapısı vardır. Ana giriş kapısı karşısında sakahane bulunmaktadır. Cami içindeki büyük sütunlar Aızanoı Antik Kentinden getirilmiştir. İç kısmında küçük bir şadırvan vardır.
Şadırvanın üstüne dört sütunlu müezzin mahfili yapılmıştır. Caminin ana mekânı, altı sütunun desteklediği yan yana iki kubbe ve yanlarda yarım kubbelerle örtülüdür. Caminin yarım kubbeyle örtülü, dışa çıkıntılı mihrabının sağındaki Kâbe tasvirli çini pano görülmeye değerdir.
Şadırvanın üstüne dört sütunlu müezzin mahfili yapılmıştır. Caminin ana mekânı, altı sütunun desteklediği yan yana iki kubbe ve yanlarda yarım kubbelerle örtülüdür. Caminin yarım kubbeyle örtülü, dışa çıkıntılı mihrabının sağındaki Kâbe tasvirli çini pano görülmeye değerdir.
İl Merkezinde, Ulu Camii yakınındadır. 14 y.y. da Mevlevihanenin semahanesi olarak inşa edilmiştir.
Erken dönem Anadolu Türk mimarisinin özgün örneklerinden olan Kütahya’ nın bu ilk Mevlevihanesi iki kez onarım görmüş ve günümüze semahane ile derviş hücreleri kalmıştır.
Erken dönem Anadolu Türk mimarisinin özgün örneklerinden olan Kütahya’ nın bu ilk Mevlevihanesi iki kez onarım görmüş ve günümüze semahane ile derviş hücreleri kalmıştır.
Bugün cami olarak kullanılan yapı, kareye yakın dörtgen planlı, sekizgen kasnaklıdır. Yapının bitişiğinde ‘‘Kütahya’nın Selçuklu Dönemi Fatihi’’ olarak bilinen İmadüttin Hezar Dinari tarafından yaptırılan mescid Mevlana’nın torunu
Ergun Çelebi’ nin buraya defnedilmesi ile Mevlevihanenin türbesi haline gelmiştir. Semahanenin duvarındaki kitabeden, 1227 H.-1812 M. ve 1257 H.-1841 M. yıllarında tamir gördüğü anlaşılmaktadır.
Semahaneye daha sonraki bir tamiratta mihrap ilave edilerek cami haline getirilmiştir. Halk arasında Dönenler Camii olarak bilinir. Caminin giriş kapısı üzerinde XIX y.y. a ait çini kitabe vardır. Kitabede ‘‘Ya Hazreti Ergun’’yazılıdır.
Ergun Çelebi’ nin buraya defnedilmesi ile Mevlevihanenin türbesi haline gelmiştir. Semahanenin duvarındaki kitabeden, 1227 H.-1812 M. ve 1257 H.-1841 M. yıllarında tamir gördüğü anlaşılmaktadır.
Semahaneye daha sonraki bir tamiratta mihrap ilave edilerek cami haline getirilmiştir. Halk arasında Dönenler Camii olarak bilinir. Caminin giriş kapısı üzerinde XIX y.y. a ait çini kitabe vardır. Kitabede ‘‘Ya Hazreti Ergun’’yazılıdır.
Yapım tekniği olarak erken Osmanlı eserlerini çağrıştıran yapının kitabesi yoktur.
Araları hatıllı kesme taştan yapılmıştır. Ortada köşeli ve dört ayaklı kemerler üzerine büyük orta kubbe, kenarlarına sekiz küçük yarım kubbeler oturtulmuştur.
Araları hatıllı kesme taştan yapılmıştır. Ortada köşeli ve dört ayaklı kemerler üzerine büyük orta kubbe, kenarlarına sekiz küçük yarım kubbeler oturtulmuştur.
Kütahya Mutasarrıfı Fuat Paşa tarafından 1905’te yaptırılmıştır. Köşk tipi şerefeli minaresi Kütahya'daki tek örnektir. Kare planlı, tek kubbeli caminin önündeki giriş iki sütunlu ve kubbelidir.
Caminin iç süslemeleri, kubbeden tavana kadar kalem işi, kabartma, yağlı boya süslemeler, bitkisel motifler ve geometrik şekillerle bezenmiştir.
Caminin iç süslemeleri, kubbeden tavana kadar kalem işi, kabartma, yağlı boya süslemeler, bitkisel motifler ve geometrik şekillerle bezenmiştir.
Şaphane İlçesinde tarihi ve kültürel değeri bulunan ahşap mimarinin örneklerinden Kocaseyfullah Camii bulunmaktadır.
Yaklaşık 700 yıllık bir tarihe sahip olan Koca Seyfullah cami Germiyanoğlu beyliği tarafından yaptırıldığı tahmin edilmekte olup, Camii aynı zamanda rasathane görevi yapmaktadır.
Camiye yapılmış olan ve hasarları tespit etmeye yarayan düzenek görenlerin ilgisini çekmektedir.
Yaklaşık 700 yıllık bir tarihe sahip olan Koca Seyfullah cami Germiyanoğlu beyliği tarafından yaptırıldığı tahmin edilmekte olup, Camii aynı zamanda rasathane görevi yapmaktadır.
Camiye yapılmış olan ve hasarları tespit etmeye yarayan düzenek görenlerin ilgisini çekmektedir.
Ulu Caminin güneyinde aynı adı taşıyan tepe üzerindedir. Kare planlı, tek kubbeli olup, önünde geniş bir kemer biçiminde dar bir eyvanı vardır.
Selçuklulardan kalma bir yapıdır. Kitabesinden Anadolu Selçuklu emirlerinden İmadüttin Hezar Dinari tarafından 1243-1244 yıllarında yaptırıldığı anlaşılmaktadır.
Hıdırlık’tan, Kütahya’nın her yeri görülebilmektedir. Mescid 1980 yılında ressam ve neyzen Ahmet Yakupoğlu, 2004 yılında Vakıflar tarafından restore edilmiştir.
Selçuklulardan kalma bir yapıdır. Kitabesinden Anadolu Selçuklu emirlerinden İmadüttin Hezar Dinari tarafından 1243-1244 yıllarında yaptırıldığı anlaşılmaktadır.
Hıdırlık’tan, Kütahya’nın her yeri görülebilmektedir. Mescid 1980 yılında ressam ve neyzen Ahmet Yakupoğlu, 2004 yılında Vakıflar tarafından restore edilmiştir.
İl merkezi,Balıklı Mahallesinde eski müftülük binası önündedir. Kapıcıbaşı rütbesinde bulunan Kütahya Mütesellimi Halil Kamil Ağa tarafından 1831-1832 yıllarında yaptırılmıştır.
Uzunlamasına dikdörtgen planlı kesme taştan inşa edilen yapı, dıştan kiremit kaplı geniş saçaklı bir çatı ile örtülüdür. Saatin ve namaz vakitlerinin tam bildirilmesi amacıyla yapılan Muvakkithane günümüzde ticarethane olarak kullanılmaktadır.
Uzunlamasına dikdörtgen planlı kesme taştan inşa edilen yapı, dıştan kiremit kaplı geniş saçaklı bir çatı ile örtülüdür. Saatin ve namaz vakitlerinin tam bildirilmesi amacıyla yapılan Muvakkithane günümüzde ticarethane olarak kullanılmaktadır.
Tamamen taştan yapılmış duvarlar geniş bir kemer altında basık kapısı ve üzerindeki kitabe dikkati eker. Bugün Mevlihane’ nin doğusundaki aradan girilen aralıkta,
sadece kitabeli kapısı kalmıştır. Eskiden Kapanaltı ve sonra Tahılpazarı denilen yerde, Cumhuriyet Caddesi sonunda, güneyde Eğdemir hamamının karşısında kalır.
sadece kitabeli kapısı kalmıştır. Eskiden Kapanaltı ve sonra Tahılpazarı denilen yerde, Cumhuriyet Caddesi sonunda, güneyde Eğdemir hamamının karşısında kalır.
İl merkezi Saray mahallesindedir. Kütahyalı Gazi Hasan Paşa’ya ait 14.yy. yapısıdır.
19.yy.da Kütahya Mutasarrıfı Dilaver Paşa tarafından onartılmıştır. Kare planlı yapının pandantifli kubbesi tek sıra taş dizisine kasnaksız olarak oturtulmuştur.
19.yy.da Kütahya Mutasarrıfı Dilaver Paşa tarafından onartılmıştır. Kare planlı yapının pandantifli kubbesi tek sıra taş dizisine kasnaksız olarak oturtulmuştur.
Kütahya-Afyonkarahisar karayolunun 25.km sinde sağ tarafta orman piknik alanı içindedir.
Kare planlı açık eyvanlı ve tek kubbeli, baldaken tarzındaki yapının kemerleri basıkçadır. Son onarımı 1980 yılında ressam ve neyzen Ahmet Yakupoğlu tarafından yaptırılmıştır.
Kare planlı açık eyvanlı ve tek kubbeli, baldaken tarzındaki yapının kemerleri basıkçadır. Son onarımı 1980 yılında ressam ve neyzen Ahmet Yakupoğlu tarafından yaptırılmıştır.
Tavşanlı ilçe merkezindedir. ‘’Hace’ül-Haram’’ ve ‘’Mülayim Dede’’ adlarıyla bilinen Dedebali, Anadolu Türk Birliğinin sağlanmasında önemli görevler almış, sevilen ve hayırseverliği ile bilinen bir halk bilgesidir.
1394 yılında vefat etmiştir. Tavşanlı merkezindeki Mülayim Tepe adıyla bilinen ve günümüzde mesire yeri olarak kullanılan tepeye defnedilmiş ve üzerine türbe yaptırılmıştır. Türbenin etrafı havuz ile çevrilidir.
1394 yılında vefat etmiştir. Tavşanlı merkezindeki Mülayim Tepe adıyla bilinen ve günümüzde mesire yeri olarak kullanılan tepeye defnedilmiş ve üzerine türbe yaptırılmıştır. Türbenin etrafı havuz ile çevrilidir.
Osmanlı Devletinin kurucusu Osman Gazinin ninesi, Ertuğrul Gazinin annesi Hayme Ana’nın türbesi Domaniç İlçesine 15 km uzaklıktaki Çarşamba Köyündedir.
Kayı boyundan Ertuğrul Gazi, 1281 yılında Söğüt ve Domaniç’e yerleştikten sonra her yıl çadır kurduğu ve yılın beş ayını geçirdiği yaylada, bir göç mevsiminde yitirdiği annesini buraya defnetmiştir.
Osmanlı Padişahı II. Abdülhamid 1886 yılında Devlet Ana adıyla anılan Hayme Ana’nın kabrini buldurarak üzerine bugünkü türbeyi yaptırmıştır. Hayme Ana, Çarşamba Köyünde her yıl Eylül ayının ilk pazar günü ‘’Hayme Anayı Anma ve Göç Şenlikleri’’ etkinlikleriyle anılmaktadır.
Kayı boyundan Ertuğrul Gazi, 1281 yılında Söğüt ve Domaniç’e yerleştikten sonra her yıl çadır kurduğu ve yılın beş ayını geçirdiği yaylada, bir göç mevsiminde yitirdiği annesini buraya defnetmiştir.
Osmanlı Padişahı II. Abdülhamid 1886 yılında Devlet Ana adıyla anılan Hayme Ana’nın kabrini buldurarak üzerine bugünkü türbeyi yaptırmıştır. Hayme Ana, Çarşamba Köyünde her yıl Eylül ayının ilk pazar günü ‘’Hayme Anayı Anma ve Göç Şenlikleri’’ etkinlikleriyle anılmaktadır.
Türbesi, kendi adının verildiği Gaybi Efendi Mahallesinde bulunan Musalla Mezarlığındadır. 17.y.y’da yapılan türbe kesme taş kaplamalı kiremit çatı örtülüdür. Sunullah Gaybi, Kalburcu Şeyhi Pir Ahmet Beşiri’nin torunudur.
Tasavvuf ehli bu kişi taassup ve cehaletle mücadele etmiş, pürüzsüz bir Türkçe kullanmıştır. Gaybi Divanı, Sohbetname, Biadname, Ruh’ül-Akaidname, Makasıd-ı Ayniye ve Hüda Rabbim başlıca eserleridir.
Tasavvuf ehli bu kişi taassup ve cehaletle mücadele etmiş, pürüzsüz bir Türkçe kullanmıştır. Gaybi Divanı, Sohbetname, Biadname, Ruh’ül-Akaidname, Makasıd-ı Ayniye ve Hüda Rabbim başlıca eserleridir.
Ulu Camii Caddesinden İshak Fakih yönüne giderken yolun solundadır. Giriş kapısı Kurşunlu Sokağına açılır. Adı ‘’Seyyid-el Nureddin’’ olarak ta bilinir.
Yan sokaktaki kapıdan L şeklinde merdivenle inilen iki bölümlü türbe, en son 2001 yılında Kütahya Belediyesi tarafından restore edilmiştir.
Yan sokaktaki kapıdan L şeklinde merdivenle inilen iki bölümlü türbe, en son 2001 yılında Kütahya Belediyesi tarafından restore edilmiştir.
Kütahyalı olan Şeyhinin asıl adı Yusuf Sinanüddin olup, dönemin en önemli şairlerindendir. Germiyan Beyi Süleyman Şah eğitimini üstlenerek şairi İran’ a göndermiştir. İran’ dan göz hekimi olarak dönmüş,
Germiyan Beyi II. Yakub’ un , Osmanlı Padişahlarından Çelebi Mehmed ve II. Murad’ın özel hekimi olmuştur. Şeyhi iyi bir hekim olduğu kadar usta bir şairdir. Divan edebiyatımızın ilk hiciv örneği ''Harname'' si çok zarif ve ünlüdür.
Divan-ı Şeyhi, Dürr'ül-akaid, Tıbbi Risalesi, Hüsrev-ü Şirin diğer eserleridir. Divanı 1438 yılında yazılmıştır.
Germiyan Beyi II. Yakub’ un , Osmanlı Padişahlarından Çelebi Mehmed ve II. Murad’ın özel hekimi olmuştur. Şeyhi iyi bir hekim olduğu kadar usta bir şairdir. Divan edebiyatımızın ilk hiciv örneği ''Harname'' si çok zarif ve ünlüdür.
Divan-ı Şeyhi, Dürr'ül-akaid, Tıbbi Risalesi, Hüsrev-ü Şirin diğer eserleridir. Divanı 1438 yılında yazılmıştır.
Mevlana’nın dördüncü kuşaktan torunu Burhaneddin İlyas Çelebinin oğlu olan Celaleddin Çelebi Kütahya’da doğmuş Mevlevi şeyhi ve şairidir. Germiyan tahtını bırakıp Mevlevi olmuş, Emir-i Alem sonra Emir Vacid hizmetinde bulunmuştur.
Şairin Kelime-i Taybib ve İnsan-ı Kamilin, şeyh ve mürşidin ahvalinden bahseden İşaret’ül-Beşaret adlı risalesi, Gençname adlı mesnevisi vardır. Mezarı Kütahya Mevlevihanesi’nin Erguniye adıyla anılan türbesindedir.
Şairin Kelime-i Taybib ve İnsan-ı Kamilin, şeyh ve mürşidin ahvalinden bahseden İşaret’ül-Beşaret adlı risalesi, Gençname adlı mesnevisi vardır. Mezarı Kütahya Mevlevihanesi’nin Erguniye adıyla anılan türbesindedir.